Sanat ne değildir?

Şevval Dirik
2 min readDec 21, 2019

--

Muzu duvara koli bandıyla bantlamak senin için bir sanat olmayabilir. Peki senin için sanat nedir? Pardon, yanlış sordum.

Sanat ne değildir?

Çılgın bir şey öğrendim. Bu koli bandıyla yapıştırılan muzun fotoğrafını çeken iki kadının fotoğrafını çekip instagramda paylaşıp o görüntünün ekran görüntüsünü çıkartıp sergileyen bir sanatçı varmış.

Helal olsun derler adama. Madem biz bu işin suyunu çıkaracağız, hakkıyla yapalım demişler.

Sanat’tan söz etmek kimin haddine? Kiminle konuşsanız sanattan anlamadığını, sanatın yüksek tabakadaki insanların işi olduğunu söylediklerini biliyorum. Tamam, öyle olsun. Sanattan anlamadığımızı farzedelim. Sen, ben, üst komşu hatice teyze… Hiç birimiz sanatı bilmiyoruz ama o muz yine de orada bantlı. Sanat hakkında konuşmak haddimize değil ama o muz hala 120.000 dolar. Zaten sanatı sanat yapan sen veya hatice teyze değil ki. Sanatı sanat yapan: eser, eseri yapan ve eseri izleyendir.

“Sanata anlam veremiyorum ben de evde armutu bantlarım ama 1 lira bile etmez çok saçma!” dediğinizi biliyorum. Çokta hak veriyorum. Değil elmayı kendinizi bile bantlasanız o duvara bir değeri olmaz. Çünkü sanat kendisine yüklediği anlam kadar var. Peki bu anlamı kim kime yüklüyor? Bu eserler bu kadar pahalıya nasıl satılıyor, neden satılıyor ve kim neden bantlanmış muzu 120.000 dolara satın alıyor?

Güzel soruların komplike cevapları olmaz. Sanatı da yalnızca estetik kaygı olarak görmek doğru olmaz. Sanatın pazarı, borsası ve yatırımcıları vardır. Sanatçı eserine ne anlam yüklerse yüklesin, sanatının değeri piyasadan bağımsız belirlenemez. Hele de sosyal medyada dünya çapında bu kadar ses getiren bir parça bence 100 yıl sonra paha biçilemez bile olur.

Koli bandı 1 dolar, muz .25 cent, yani eserin maliyeti 1.25 dolardır diyemeyiz. Çünkü sanatçı yapısöküm yapmıştır. Yani nesneyi özündeki anlamdan çıkarıp başka bir anlam yüklüyor. İçinde bulunduğu zeitgeist’i yansıtıyor. Çünkü sanat ayna görevi üstlenir, görev bilinciyle üretilmez. Sanatçı arkasında güçlü bir network olmadan, piyasanın dinamiklerini bilmeden, hayal gücünü kullanmadan çağı ve sanat pazarını bu şekilde eleştirmeden bu eseri bırak satmayı sergileyemezdi bile. (Bknz. Duchamp.)

Bu şapelin yaratıcısı da Cattelan. Kimse bu şapele bakıp onun yeteneğini sorgulamadı, kimse ona primci de demedi. Çünkü sanat algımız tam olarak buydu. Çünkü boyanın çamurun ipliğin yeri imge dünyamızda alıştığımız sanat kavramıyla örtüşüyordu.

Sergilenen eserin bizim için sanat olması, yetenekli bir sanatçıdan çıkmış olması ve estetik zevk vermesini gerektirir, ki bu tamamen yanlış bir düşüncedir.

Kavramsal sanatı, modern güncel sanatı saçma bulmamızın sebebi de saçma bir çağda olmamızdandır. Çünkü her sanatçı kendi çağının çocuğudur. Ve biz öyle saçma bir çağdayız ki bu yüzden sanatçının yansıttığı da böyle absürd olmalı. Manzoniden sanatçının dışkısı, Malaviç’in siyah karesi, Duchamp’ın çeşmesi.. Örnekler sonsuz, bulunduğumuz çağ saçma, ve her şeye rağmen hala anlam aramak…

--

--

Şevval Dirik
Şevval Dirik

Written by Şevval Dirik

New PM, Ex Product Designer. I mean at the end its all about "the product"

Responses (2)